Pages

Monday, April 6, 2015

DUBAI - Şehir turu, Pazar yeri, Burj Khalifa, Armani Hotel Atmosphere Restaurant, Dubai Mall, Cheesecake Factory ve Atlantis Hotel Water Park

Bugün dopdolu bir gün...
Sabah 7.30da kalkınca kendimize geldik, kaç gündür güneş doğmadan yataktan çıktığımızdan, 7.30da kalkınca tatilde olduğumuzu anladık. Şahane bir kahvaltı var otelde. Açık büfe ve her millete özel kahvaltı var diyebilirim. Malesef fotoğrafını çekmemişim, ama pakistan hint kahvaltısından, ingilizine, çinden amerikanına kadar herkesi düşünmüşler.

Kahvaltıdan sonra otobüslerimize bindik ve şehir turumuz başlıyor. Önce Burj el Arab oteli ile fotoğraf çekmek için durakladık. 


Ordan da Pazar Yeri'ne (the Sook) gittik. Ben pazar yerini beğenmedim. Kapalı Çarşıyı gören birinin burayı beğenmesi mümkün değil ve çok da pahalı!



Pazar yerindeki gezi süremiz bitince yine otobüslerimizde Burj Khalifa'ya geldik.
Birleşik Arap Emirliklerinde polis arabaları bile son model!!
 
Öğlen yemeğini Armani Hotel bünyesindeki 124. katta olan Atmosphere Restaurant'da alıyoruz. 
 

Yine kişi başı 100 dolarlık bir öğle yemeği ve bayilerimiz yine aç kaldı.

  
Önden havyar, ana yemek olarak Dana yanağı, tatlı olarak milföylü kremalı çilek.
 



Ben özellikle çok yemedim, Dana yanağı acayip yumuşak ama çok yağlı bir et. Bildiğimiz anlamda yağ değil, etlerin arasında lif lif yağlar var, yanak işte. O yüzden benim sevebileceğim bir et değildi... Ben kendimi cheesecake factory'e saklıyorum.

Yemekten sonra 3 gibi bizi Dubai Mall'a bıraktılar. Alışveriş yapmayacağımız için, biz efeyle soluğu cheesecake factory'de aldık.


 Önden küçük birşey yemek istedim ve garsonumuzun tavsiyesiyle bu güzel mini hamburgerleri söyledik.
Kızılkayaların ıslak hamburgerine benziyordu tadı.. yani çok güzel!

Vee arkasından da, meşhur cheesecake'leri bir tadalım dedim.Oreo Cheesecake ve Rasberry.
Saat 4te otele dönecek olan otobüse yetiştik. Çünkü burda daha fazla vakit kaybetmeden, akşam yemeğinden önce otelin Su Parkını görmek istiyoruz. Otel müşterisi olduğumuz için ücretsiz ama buraya otel dışından da çok gelen var.

Akşamüstü 5'te Su parkındaydık. Fotoğraf çekemedim çünkü mecburen bırakmak zorunda kaldım. Fotoğraf makinası ile suya giremiyorum :)

Çocuklar gibi koşa koşa gittik resmen. Ve her kaydıraktan kayabilelim diye de çığlıklar atarak ve koşarak tırmandık merdivenleri. Bu tatilde en çok eğlendiğim 1 saati geçirdim burda. Çocukluğuma döndü(k)m resmen!

6da odadaydık, küveti doldurup köpükler içinde de 15 dakika rahatladıktan sonra hızlı bir duş, ve makyaj ile 7de hazırım. Bekle bizi Medinat Jumeirah!

Medinat Jumeirah'ı Rana'dan ve Miray'dan çok duymuştum.
 
Gündüz gözüyle gezmek daha güzel olabilirdi ama en azından, akşam da olsa gördüm, ayak bastım. Hem de ne basmak! Burası 3 koca otel'den oluşan, pazar yeri olan ve içinden yapay bir creek "dere" geçen bir açıkhava komplexi.
Dere'deki küçük teknelere bir duraklık bile olsa bindik, karşı kıyıda inip akşam yemeği yiyeceğimiz restaurantımıza yürüdük. Pier Chic!
Pier Chic oldukça lüks, yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz iskelenin sonunda, size denizin ortasındaymışsınız hissi veren bir yer. Mekanın yarısından çoğunu biz doldurmuştuk, ve sigara içenler için özel bir balkonumuz bile vardı.
Yemekte Başak Abla ve Funda'larla beraber oturduk.
 Turun başından beri, huzur içinde, koşamadan, stres olmadan geçirdiğimiz tek akşamdı diyebilirim. Ertesi gün erken kalkma derdi olmadan, gönlümüzce yedik, uzun uzuun oturduk, içkilerimizi yudumladık sohbet ettik ve geceyarısı gibi otelimize döndük.

Her ne kadar koşsak yorulsak da, 6 gün içinde sanırım görebileceğimizin maksimumunu gördük. Her yorgunluğa değdi!

Bu da Dubai'ye veda fotoğrafı... odamızdan manzaramız. Akvaryumu tepeden görüyorduk :) köpekbalıklarına bakarak veda ediyoruz. ... yine gelicem Dubai, bu sefer en az 3 seneliğine!

No comments:

Post a Comment